Şöyle bir geçen haftaya bakıyorum da, benim canım ülkemde yine neler, neler yaşanmış.
Bugün bunlardan bir derleme yapıp yorumlayacağız.
İlk haber İstanbul'dan.
Bir bakalım:
“Hümeyra K.yı (19) çalıştığı İstanbul Pendik'teki lisede geçtiğimiz günlerde nişanlısı Umut Demirkaya rehin aldı.
Bir buçuk saat tuvalette kilitli tuttuğu genç kadını dövdü. Müzakereci polisin çabaları sonucu teslim olan ve “Benden gizlediği Facebook hesabı olduğunu öğrendim. İzin alıp İstanbul'a geldim.” diyen Umut Demirkaya tutuklandı.
Hümeyra K., “olaydan bir gün önce WhatsApp'ta tanıştık. Numarasını engelledim. Okula geldi, konuşmak istedi. Tenha diye tuvalete götürdüm. Çakı gösterdi, beni dövdü.
-ya benimle olursun ya da gebertirim
Dedi, boğazımı sıktı.
“Nişanlımdır, seviyorum, şikayetçi değilim”
Dedi.”
….
Ne var bu olayda diyebilirsiniz.
Aslında çok şeyler anlatıyor.
Tehdit edilen, dövülen boğazı sıkılan bir genç kız “Nişanlımdır, seviyorum, şikayetçi değilim” diyor, bu beyanla da muhtemelen saldırgan kişi serbest kalıyor.
Kişinin serbest kalması bir tarafa, yarın bu ilişkinin akıbeti ne olacak diye düşünüyor insan. Bunca hakarete ve şiddete maruz kalan genç kız ileride -evlilik durumunda- acaba neler yaşayacak?
Bunların hepsi soru işareti de, en büyük soru işareti mağdurenin olaydan sonraki beyanı. Yolları açık olsun, her ikisine de ders olsun diyelim…
x x
Bu da geçtiğimiz haftaların bir haberi
“Yuh artık” diye başlık atmış.
Görelim:
“Dünya Tuvaletler Birliği'nin (WTA) 193 bin liralık hibesiyle Yalova'da tuvalet, geçtiğimiz günlerde Güney Kore İstanbul Başkonsolos, WTA Genel Sekreteri ve Güney Koreli temsilcilerin de katıldığı törenle açıldı.
İşte bu açılıştan hemen sonra tuvaletin çevresindeki güvenlik kameralarının kablolarını kesen kişiler, kapılara zarar verdi.
Yalova Belediye Başkanı Vefa Salman şehre zarar veren magandalar yüzünden isyan etti. Tuvalet, Yalova'nın kardeş şehriye Güney Kore'nin Suwan kentinin talebi doğrultusunda yapılmıştı…
…
Bu haberi okurken insan insanlığından utanıyor.
Yabancı bir ülkenin kardeş şehri, bu beldemize bir jest yapıp tuvalet yapılmasına önayak oluyor, ona da birtakım magandalar zarar veriyor…
Peki neden?
İşte yanıtı olmayan bir soru…
x x
Sırada, çok acı, başımıza gelmesini asla istemeyeceğimiz bir haber var.
Uzaklardan, Amerika'dan.
“ABD'nin Güney Dakota eyaletinde özel bir televizyon kanalında çalışan gazeteci Angela Kennecke, uyuşturucudan hayatını kaybeden kızının haberini televizyondan sundu. Kennecke'nin, gençleri uyuşturucunun tehlikelerine karşı uyarmak için kızı hakkında bir dosyaya hazırladığı belirtildi.
-Benim başıma gelen sizin çocuğunuzun da başına gelebilir.
ifadelerini kullanan sonucu, canlı yayında gözyaşlarına hakim olamadı…”
Bir anne olarak okuyunca çok etkilendim, kimsenin böyle bir acıyı bir daha yaşamamasını diledim..
x x
Gelelim Suudi Prenses'e…
Ona da olanlar olmuş:
“Fransa'nın başkenti Paris'te filmleri aratmayan bir hırsızlık yaşandı.
Geçtiğimiz günlerde Ritz Carlton Oteli'nde kalan Suudi bir prensesin takıları çalındı.
Prensesin kaldığı suitten çalınan takıların diğerinin ise 800 bin Euro'yu (yaklaşık 6 milyon lira) bulduğu belirtildi.
Polis hırsızları yakalamak için çalışma başlattı….”
Bu kadar takının Paris'te ne işi var diye düşünebilirsiniz.
Eee koskoca Suudi Prenses bir çeyrek altınla dolaşacak değil ya, gezdi mi tam tekmil geziyor.
Bana Nasreddin Hoca fıkrasını hatırlattı bu olay.
Nasreddin Hoca'nın evine hırsız girmiş, yatak yorgan ne varsa alıp götürmüş.
Komşular geçmiş olsun ziyaretine gelmişler ve başlamışlar sorgulamaya:
- Hoca sen kapını iyi örttün mü, her tarafı kontrol ettin mi?
- Hoca şunu yaptın mı, bunu yaptın mı derken Nasreddin Hoca sinirlenmiş, başlamış bağırmaya:
-Bre zındıklar, hırsızın hiç mi kabahati yok….
İşte bu olayda böyle bir şey.
Sevgili okurlar geçtiğimiz bu hafta olaylarından bazılarını yorumladık, bugün de satırlarımızın sonuna geldik. Haftaya görüşebilmek dileğiyle şimdilik,
Esen kalın,
Hoşça kalın.
Makaleyi Paylaş Facebook'ta Paylaş Twitter'da Paylaş
Yorum yazarak Yeşilgiresun Gazetesi Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Yeşilgiresun Gazetesi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Yeşilgiresun Gazetesi editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Yeşilgiresun Gazetesi değil haberi geçen ajanstır.
Şimdi oturum açın, her yorumda isim ve e.posta yazma zahmetinden kurtulun. Oturum açmak için bir hesabınız yoksa, oluşturmak için buraya tıklayın.
Yorum yazarak Yeşilgiresun Gazetesi Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Yeşilgiresun Gazetesi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Yeşilgiresun Gazetesi editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Yeşilgiresun Gazetesi değil haberi geçen ajanstır.