Yerel seçimler sonuçlandı, siz bu yazıyı okuduğunuzda belki de netleşmiş olacak.
Sonuçta kazananın güzel ülkem olmasını dilerim.
Ortalıkta ilginç seçim haberleri dolaşıyor, ilginç espriler, yaratıcı söylemler ard arda sıralanıyor.
Bu arada trajikomik olaylarda yaşanıyor.
İşte bunlardan bir tanesi:
“Zonguldak Devrek'in Mumcuoğlu Köyü'nde muhtarlık için 4 aday başvurdu. 106 oy alan mevcut muhtar Celal Hırçın, yeniden güven tazeledi. Adaylardan Birol Özsoy'a sıfır oy çıktı.
Kendisine bile bir oy vermediği anlaşılan Birol Özsoy'un yakınlarının da kendisine oy vermediği öğrenildi….”
Ne kadar ilginç değil mi, sanki şaka gibi.
Ailesinden hiç destek alamayan bu aday, kendi kendisine bile oy vermemiş.
Neden adaylığa başvurdu onu da anlamış değilim.
Neyse, seçim işini yetkililere bırakalım ve dönelim günlük yaşantımıza.
Bu kez bir trajedi yer aldı basında.
Başlık “Ağlatan veda…”
Olay şöyle gelişiyor:
“Kocaeli Gebze'deki Atatürk Anadolu Lisesi'nden 11. sınıf öğrencisi F.C., aldığı disiplin cezasına kızıp Geçtiğimiz günlerde müdür başyardımcısı Necmettin Kuyucu'yu (45), makam odasında bıçaklayarak öldürmüştü. Öğretmen için okul bahçesinde cenaze töreni düzenlendi.
Törene 25.000 kişi katıldı.
Necmettin Kuyucu'yu 25.000 kişiyle birlikte eşi Gülay, oğulları Yiğit ve Alp gözyaşları içinde uğurladı.
Cenaze töreninde konuşan Milli Eğitim Bakan Yardımcısı Mustafa Safran:
-Anne, babalar çocuklarınıza şefkatle, merhametle yaklaşın. Bu duyguları siz evde veremezseniz toplumun katabileceği çok şey yok…
Dedi.
Necmettin Kuyucu'nun ismi, içinde öldürüldüğü okula verildi…”
….
Lise 11. sınıf öğrencisi bir gencin içinde bu kadar nefret ve öfke barındırması inanılır gibi değil.
Müdür yardımcısı bıçaklayıp öldürmeye varan bir gözü dönmüşlüğün izahı da mümkün değil.
Psikologların, psikiyatrların “olayın kaynağına bakmak lazım” söylemi ne kadar da doğru bir tespit.
Çocukluğu, yetiştirilme tarzı, içindeki öfke birikiminin nedeni, hep bunlar gelecekteki yaşamı etkiliyor.
İnsan ilk eğitimini ailesinden alır.
Sevgi ve ilgi düzgün yetiştirmenin ilk basamakları.
Bir çocuğun yanında bıçakla dolaşması ise yeterince kontrolden, aile gözleminden geçmediğine işaret.
Milli Eğitim bakan yardımcısının dediği gibi:
“Anne, babalar çocuklarına şefkatle, merhametle yaklaşın. Bu duyguları siz evde veremezseniz toplumun katabileceği çok şey yok…”
…
Son derece acı ve artık geri dönüşü mümkün olmayan bir olay.
Umarım bir kez daha böyle bir şey yaşanmaz.
…
Gelelim yine bir gençlik vukuatına.
Yine geri dönüşü olmayan, çaresiz bir durum.
Haberi okuyalım:
“Van Tuşba'da -Mavi Balina- oyunu oynadığı tespit edilen 14 yaşındaki Sevda Elaçmaz kayalıklardan atlayıp intihar etti. Sevda'nın aynı yaştaki 4 arkadaşının da intihardan son anda vazgeçtiği açıklandı.
Van Tuşba'ya bağlı Akköprü Mahallesi'nde oturan 5 kız arkadaş Akköprü tepesine çıktı. 14 yaşındaki Sevda Elaçmaz kayalıklardan atlayarak intihar etti. Sevdanın yanındaki 4 kızın da intihardan son anda vazgeçtiği ileri sürüldü.
Van Valiliği şu açıklamayı yaptı:
“Çocuğu intihara Mavi Balina oyununun sürüklediği anlaşılmıştır. Aynı oyunu oynayan yedi çocuk tespit edilip benzer vakaların oluşması engellenmiştir.”
Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler İl Müdürü Abdurrahman Çohaz, Sevda'nın arkadaşlarının koruma altına alındığını belirterek “Aileler çocuklarını sakıncalı sitelerden ve bu tür oyunlardan uzak tutmalı” dedi.
Sevda'nın ağabeyi Haluk Elaçmaz, “Evimizde internet de yok, akıllı telefon da. Kardeşim çok başarılı bir öğrenciydi. Mavi Balina oyunu yüzünden intihar ettiğine inanamıyorum” dedi.
Mavi Balina oyununun 50 güne yayılan talimatları çocukların kendilerine acı çektirmesinden başlıyor. 50. günde de çocuğa canına kıyması talimatı veriliyor. Türkiye'de 140'tan fazla gencin intiharının bu oyunla bağlantılı olduğu iddia ediliyor…”
Haber böyle.
…..
….
Sosyal Medya Uzmanı Doç. Dr. Levent Eraslan, şu uyarılarda bulunuyor:
Görevlerde yer alan tehlikelerin oyuna devam edildiği takdirde ölümcül sonuçlar doğurduğunu, bu tarz oyunlara karşı önlem alınması gerektiğini hatırlatıyor.
Aileler çocukların Mavi Balina oynadığını nasıl anlar?
“Çocuklar eğer günlük sürecinden ayrılıyor, gece saatlerinde internette dolaşıyor, umutsuzluk ve mutsuzluğa kapılıyorsa ailelerin oldukça dikkatli olması gerekiyor.
Yeme içme davranışlarında değişiklik, vücutlarında çeşitli izler ve ani öfkelenmeler de oyun tehlikesinin belirtileri arasında yer alıyor.
Öte yandan Eraslan, çocuklarının durumlarından şüphelenen ve bu tarz oyunları oynadığını tespit eden ailelerin güvenlik güçlerine bilgi vermelerinin oldukça önemli olduğunun altını çiziyor….”
…
Yukarıdaki her iki olayda iki ölümcül vakayla karşılaştık.
Bir genç öğretmenine, diğeri kendi kendine zarar veriyor.
Hem de dönüşü olmayan şekilde.
Bu da bize çocukların ilgi, sevgi ve gözlem altında yetiştirilmesini ve bir an bile takibin elden bırakılmaması gerektiğini hatırlatıyor. Ayrıca bu tür zararlı oyunların sosyal medyada engellenmesi gibi bir girişimin de yararlı olabileceği düşüncesindeyim.
Bir kez daha bu haberleri paylaşmamak dileğiyle…
Sevgili okurlar bugün de köşemizin sonuna geldik.
Haftaya yeniden buluşuncaya dek, esen kalın, hoşça kalın.
Yorum yazarak Yeşilgiresun Gazetesi Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Yeşilgiresun Gazetesi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Yeşilgiresun Gazetesi editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Yeşilgiresun Gazetesi değil haberi geçen ajanstır.
Şimdi oturum açın, her yorumda isim ve e.posta yazma zahmetinden kurtulun. Oturum açmak için bir hesabınız yoksa, oluşturmak için buraya tıklayın.
Yorum yazarak Yeşilgiresun Gazetesi Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Yeşilgiresun Gazetesi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Yeşilgiresun Gazetesi editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Yeşilgiresun Gazetesi değil haberi geçen ajanstır.