İnsanlık, tarihi boyunca pek çok dönüm noktaları ile karşılaştı. Savaşlar, barışlar, yarışlar, kazalar, cezalar, salgın hastalıklar...
İnsan bunlara karşı hep bir mücadele içinde bırakıldı. Gerçi mücadele birlikte yapıldığında anlamlıydı, ırksal, cinsiyet ayrımları ile vakit kaybedildi.
Çin'de ortaya çıkan bu virüsün dünyayı ortak bir hedefte birleştirmesi ne garip değil mi?
Aslında veriler etrafta fakat bize lazım olan hikaye...O halde başlayalım.
Artan nüfus ve kıt kaynaklar insanları farklı çözümlere itecekti. Uluslararası sıcak savaşlarla başarı gelemeyince Mers, Sars, Ebola gibi çeşitli isimlerle denenen dünya düzenini yeniden inşa etme çabaları sonunda Ncov-19 ismini alıp başarıya koşacaktı. Takvim zaten beş yıl önce yayınlanan bir kitapta bahsedildiği üzere çoktan ayarlanmıştı. Destek amacıyla 2020'nin afetler, felaketler yılı olacağına dair filmler ve yayınlar çoğaltıldı. Laboratuvarlarda gizlice yapılan çalışmalar neticesinde MERS hastalığının virüsü üzerinde güçlendirme çalışmaları başarılı oldu. Yeni virüs herhangi bir kronik hastalığı olanlar ile bağışıklık direnci zayıf kişileri doğrudan öldürme hedefiyle denenecekti. Öyle de oldu. Ortaya çıktığından bu yana üç ayda 12.000 kişiyi öldürdü. Hastalığı afetlerle kutsallaştırmak amacı ile Tesla'nın Haarp teknolojisi farklı coğrafyalarda depremler, yangınlar, hayvan istilaları gerçekleştirdi. Dünya artık kıyamete endekslenmeye başlayacaktı. Öyle de oldu. Bu sürede bu hikayenin kurucuları kendileri için yaptırılan özel yeraltı saraylarında değişecek düzenin ardından kuracakları yeni düzeni tartışıyorlardı.
Tüm dünya dinlerinde ortak olan kıyamet kullanılarak tasarlanan bu oyun sektörel kazançları da etkileyecek şekilde başarıya koşuyor. Şüphe çekmesin diye kendi insanlarını bile virüse yem edebilecek birkaç çok uluslu ülkede temizlik, hijyen ve ilaç sektörü rekor kazanç elde ediyor. Bazı sektörler sona yaklaştı. Dünya ülkelerinden bazılarının ekonomileri ise ciddi olarak çökme aşamasında.
Evet dua edelim. Hemfikiriz. Lakin o dua virüsü atlattıktan sonra dünya toplumu bu işlere kalkışan ülkeleri, insanları bulup cezalandırabilsin diye olmalı.
Siz siz olun maske takmayı, dezenfektan almayı, elma sirkesini unutmayın.
Aklıma nedense F.Nietzsche'nin "Zenginler fakirlere Tanrı'dan başka bir şey bırakmadılar" sözü geldi.
Yorum yazarak Yeşilgiresun Gazetesi Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Yeşilgiresun Gazetesi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Yeşilgiresun Gazetesi editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Yeşilgiresun Gazetesi değil haberi geçen ajanstır.
Şimdi oturum açın, her yorumda isim ve e.posta yazma zahmetinden kurtulun. Oturum açmak için bir hesabınız yoksa, oluşturmak için buraya tıklayın.
Yorum yazarak Yeşilgiresun Gazetesi Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Yeşilgiresun Gazetesi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Yeşilgiresun Gazetesi editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Yeşilgiresun Gazetesi değil haberi geçen ajanstır.