Şöyle bi gözlerinizi kapatıp, iyice konsantre olmanızı diliyorum. Yoksa yazıya dökmesi mümkün diğil, beraberce hissetmemiz lazım.
Başlıyoruz, hadi bakalım, gözlerimizi yumup, arkamıza yaslanıyoruz.
Hah, afferim!
**** ****
Ne geldi gözünüzün önüne bakiim?
Yok ula, ne Hülya Avşar'ı?
**** ****
Aklınız fikriniz hep muzurlukta,
Ben yaziyim bari.
Şimdik, şöyle, eeeeee, nasıl başlasam, şehrimizdeki bi caminin önünden geçiyordum Cuma günü.
Yok, yine başlamiyim, Hülya Avşar mevzusu da mühimdir epey.
**** ****
Göz kapatınca akla Hülya Avşar gelme esprisini ilk yaptığımda, hem ben yeni yetme bi yazar idim, hem de Hülya Hanım gerçekten dünyanın en güzel kadınıydı.
Tabi şimdi ikimiz de kocadık ve hanımefendi biraz çirkinleşti malesef.
Bu espriyi artık yeni bi dünya güzeliyle yapmam gerektiğini biliyorum. ama, eşimden korkuma böyle bişi yapmaya cesaret edemiyorum.
**** ****
Sağolsun sevgili eşim, kuzey yarımküredeki kadınların en az % 70'iyle ilişkim olduğunu düşünür.
Oysa bunu hakkedecek en ufak bi ''falsom'' yoktur.
Düşünüyorum misal, son 20 yıllık yaşamımı;
Ülker'deydim. Çok yoğun çalıştım. Bi pazar günüm vardı ve onun da yarısı uyuyarak geçiyordu.
Sonra Gima'daydım. Sabahın 7'sinden akşamın 8'ine, bazen gecenin 1'ine kadar işimin başındaydım. İzin nedir bilemezdik hiçbirimiz.
Sonra sonra Carrefour satın aldı bizi. Dünya deviydiler, yöneticilerin hiç izin kullanmaması olgusunu anlayamadılar?? Nasıl olur böyle bişi dediler?? Kışın ortasında ''zorla'' yıllık izinlere çıkarıldık.
(Hadi dinlenirdik 3-5 gün, sonra derhal canımız sıkılırdı ''sivil'' yaşamdan.. O an çalışmakta olan yönetici arkadaşlarımızı dinlendirmek üzere mağazaya giderdik yine akşam üstleri.. ''Hadi gardeşim git sen evine, ben senin yerine çalışırım'' derdik..Elin Fransız Carrefour'cuları bunu da anlayamazdı)
Oydu buydu derken, sonunda şehrime döndüm ve Masal'cı oldum. Yahu, öğlen civarı uyanıp işime gidiyorum, gece yarısı dükkanı kapayıp evime geliyorum.
Hayatımın özeti bu. Bana kaldıydı çapkınlık yapmak…
**** ****
Hala esprilerimde kasten Hülya Avşar'ı kullanmaktaki amacım, eşimin her nedense bu kadıncaazı hiç kıskanmamasıdır.
Mesela Ebru Şallı deseydim yazımda;
-''Gürsel, sen bu Ebru'yla nerde tanıştın'' diyerek ağzımı arayacaktı.
Hadi her ihtimale karşı, artık ondan bari şüphelenmez diyip Jenifır Lopez'i yazaydım;
-''Gürsel, bu Cenifır zillisi ne zaman Giresun'a geldi, benim İstanbul'a gittiğim hafta mı'' diye kıyametleri koparacaktı.
Bu anlamda Hülya Hanım can simidimdir.
**** ****
Ne diyordum? Cami diyordum.
Arkadaş, bi kulak kabarttım Cami'den yükselen kahkahalara, olacak şey diğildi?
Cemaat gülmekten yerlere yatıyordu? Böylesi bi gırgır-şamatayla Cuma Namazı kılan bi cemaati daha önce hiç görmemiş, duymamıştım?
Uzaklaşıp gidemedim oradan. Camiye en yakın çay evlerinden birine oturup, çayımı-tostumu söyleyerekten, ben de imam abimize kulak vermeye koyuldum.
Hepimizin tanıdığı ve çok sevdiği imam abimiz vaaz veriyordu ve ''günah'' kavramını örneklerle anlatıyordu. Verdiği örnekler öylesine absürd şeylerdi ki, gerek cemaat gerekse biz çay evi ahalisi gülmekten karnımızı tutuyorduk. Özetle;
-''Sen bütün bi hafta şöyle şöyle şöyle yap, ondan sonra bitek cuma günü camiye gel, cennete gidecem zannet.. Yok yahu''!!! falan diyordu.
**** ****
Çok düşündüm vaaz bitimi, gülmekten yaş içinde kalmış gözlerimi ovuştururken. İbadetler herdaim bu derece mizah içerikli yapılsaydı, hiçbirimiz camiden çıkmazdık.
Cehennem nedir ki, böyle sevgiyle bezeli gülmek varken?
**** ****
Aklıma neyi getirdi.
Mayıs'ın 1'inden Eylül'ün 30'una değin, kısa pontul giyen bi kardeşinizim ben. Böyle rahat ediyorum napim?
3 sene falan öncenin bi 30 ağustos fener alayı yürüyüşüydü. Mecburen normal bi lacivert pantolon ile beyaz gömlek giydimdi. Uzatmiyim, yürüyüş bitimi, usulen bi konuşma yapmam gerekiyordu ve kalabalığa hitaben mikrofona çıktımdı.
O esnada bi ablamız;
-''Bak bak, koskoca dernek başkanı böyle bi günde kravat takmamış'' diyip yermiş'miş meğer beni.
Hemen yanındaki bi abimizse, beni çok sever, bilirim, vermiş cevabı;
-'Eh, dua edin şortla çıkmadı kürsüye''!!!
**** ****
Ama, artık o imam abimizden gereken feyz ve ilhamı almış durumdayım.
Bundan sonra bi yerde konuşmam icap ettiğinde, ben de mizahi bi dil kullanacağım. Zaten ciddi bişey gonuşmayı-yazmayı hem sevmiyorum, hem beceremiyorum.
Bakın ne kadar yapay, ne kadar sıradan; ''Saygıdeğer hanımefendiler, beyefendiler'' diye konuşmaya başlamak.
Oysa;
-''Gız bana bakın, bütün yıl Atatürk'ü aklınıza getirmediniz, şöyle şöyle şöyle yaptınız, şimdi 30 Ağustos'ta garşıma gelmiş, memleket gurtaracam sanıyonuz.. Yok yahu''!! demeliyim.
**** ****
Evet, kapatın gözlerinizi. İyice bi konsantre olun.
Beyaz gömleğim. Lacivert şortum. Ayağımmda sandaletler. Mikrofondayım. Büyük bi kalabalığa hitap ediyorum. yorgunum, terliyim. Ne güzel di mi?
Gözünüze girsin Hülya Avşar, bak yine ne düşünüyonuz!
Makaleyi Paylaş Facebook'ta Paylaş Twitter'da Paylaş
Yorum yazarak Yeşilgiresun Gazetesi Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Yeşilgiresun Gazetesi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Yeşilgiresun Gazetesi editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Yeşilgiresun Gazetesi değil haberi geçen ajanstır.
Şimdi oturum açın, her yorumda isim ve e.posta yazma zahmetinden kurtulun. Oturum açmak için bir hesabınız yoksa, oluşturmak için buraya tıklayın.
Yorum yazarak Yeşilgiresun Gazetesi Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Yeşilgiresun Gazetesi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Yeşilgiresun Gazetesi editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Yeşilgiresun Gazetesi değil haberi geçen ajanstır.