Kafama takılmış duruyo epeydir. ”Memlekette okurdan çok yazar var” mevzuu var ya hani, onu diyom... Herkes, bi biçimde yırtma peşinde. Şan-şöhret, para-pul hayalleri falan. Havamız binbeşyüz olsa, sokağa çıkınca insanlar yüzümüze hayranlıkla baksa, bütün gız gısmısı bize aşık olsa... İki tane poposu kırık yazıyla bunları düşleyenler toplumu olmuşuz cümleten. Edebiyat değeri olan kalıcı bişeyler üreteyim derdinde olan yok gibi malesef. Oysa, yazdığından daha fazlasını okumalısın diye öğüt vermişti bana çok gıymetli bi büyüğüm, sağolsun. Çözeli bigaç yıl oluyo, işin sırrı buradaydı işte. Okumak, ama sözcüklerle dans ederek okumak öyle güzel ki, nasıl anlatayım? Adam ne yazmış diye diğil, nasıl yazmış diye okumak? Konuyu nasıl ilmek ilmek işlediğinin hikmetine ere ere okumak? Kimisini, sondan başa doğru okumak? Ötekisini, ortadan biraz geriye, bi diğerini, ortadan azıcık ileriye doğru okumak? Beynini kitaplar içre fırdöndürmek? Anca o vakit erebiliyon bu büyük okyanusta yüzebilmenin zevkine. Yoksa, hiçbi kimsenin falanca konudaki fikri seni pek de enterese etmiyo aslında… Ustalaşıyon zamanla az biraz, kararını verebiliyon artık; ”Giriş-gelişme-sonuç” yazarları kuru gürültüdür. Ikınıp-sıkınıp iki düzgün dize yazamayanlar kötü şairdir. Göğsünü gere gere söyleyebiliyon misal; -''Ben, Turgut Özal sonrası yazarların hiçbirini, iki-üç gişi hariç, adam yerine goyup okumuyom''… Bu gadar net oluyon vicdanen… **** **** Doğdum doğalı gözlük takan biriyim arkadaşlar... 5 sene önceye gadar 1,5 dereceydi gözlerimin bozukluğu. Her fanininki kadar bozuk idi anlayacağınız. Şimdi 4,5 derece olmuş la!!! Kimsenin derdinde midir bilmem, ama ben gözlerimi vermişim bu yolda, kötü adamların kötü yapıtlarını gördükçe cer cer cerleyecem helbet. Gözlerimin diyetidir sonuçta, benim diğil. Aha içimden geldi, gelin sizlere bazı naçizane tüyolar vereyim; kabız olmuş gibi sıkışan yazarların cankurtaran sözcükleri nelerdir? Okuduğunuz bi metinde bu sözcüklerden herangi biri varsa, bi daha da o herifi okumayın sakın!!! Diyelim, geçiş yapacak, yapamıyo adamımız; sıkıştı galdı paragrafında, gidemiyo ileri. İlk çare; ”Herneyse” sözcüğüdür... Örneğin, bi cümlesi, ''Havalar çok güzel'' diye bitiyo olsun, ötekisi, ''Herneyse, evde musluğu açık unutmuşum zaten'' diye başlıyo... Ula ne zaman havadan suya geçtin? Satır başında bi ”Herneyse” demeyle gurtardın mı vaziyeti? Devam ediyim müsadenizle. Bi başka yardım kalıbı; ”Dedim de aklıma geldi” cümlesidir… Kurnaz herif, sanki biz de yedik numaranı. Biliyoz, kasten öyle yaptın, misal, ”Musluk dedim de aklıma geldi, sabah eve bi usta getirdiydim” şeklinde bi geçiş gelebildi anca aklına, daha güzelini bulamadın. Kötü oldu işte yazın. Daha durun, biyere gitmeyin, bitmedi gonuşuğum. ”Dediğim gibi” ifadesi de var bi de... İki paragraf aşşaa indi şimdi yazarımız, aklı halaa muslukçuda, tam bitiremedi demin, yine orayı anlatacak; ”Demin de dediğim gibi, muslukçu geldi eve”. Goçum, demin dedin zaten, daha niye diyon? ''Geçende”, ”Sanırım”, ”Nerde galmıştık” falan, onlara hiç girmeyeyim… Gözümdeki tek dev yazardır, gosgoca Nihat Genç bile en son makalesinin bi yerinde ”Nerde kalmıştık” demiş, mevzuyu toparlamak üçün. Telefonunu bilsem arayacam, o gadar ki üzüldüm; -”Yaani oldu mu şimdi baba” diyecem. **** **** Yahu sizden mi saklayacam, zaman zaman ben de lafın ucunu kaçırıyom tabi, ne yazdığımı unutuyom. Bazen de mahsusçuktan unutmuş gibi yapıyom, ama bikez olsun nerde galmıştık demedim be!!! Bi keresinde ”Sahi” sözcüğünü gullanmışım farkında olmadan. Zabah uyanıp yazımı kontrol ediyodum, gız bacım, o yalancı samimiyet sözcüğüne gendi yazımda rasgelmedim mi? Sarhoş muydum neydim, yazıvermişim; ”Sahi, size de öyle gelmiyo mu” gibisinden bi ifadeyi. Delirdim. Az galsın intihar edecektim!! Giresun çocuğuyum ben, Giresunca denen bi lisanı kılavuz almışım ömrüme. Yok paragraf geçişiymiş, konudan konuya nasıl atlayabilirimmiş, yok bi şeyi en sıkı nasıl ifade edebilirmişim, böylesi dertlerim yok. Laf gelir Giresuncayı bulur. Her fani bigün Giresun Dili ve Edebiyatını tadacaktır. Makaleyi Paylaş Facebook'ta Paylaş Twitter'da Paylaş
Yorum yazarak Yeşilgiresun Gazetesi Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Yeşilgiresun Gazetesi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Yeşilgiresun Gazetesi editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Yeşilgiresun Gazetesi değil haberi geçen ajanstır.
Şimdi oturum açın, her yorumda isim ve e.posta yazma zahmetinden kurtulun. Oturum açmak için bir hesabınız yoksa, oluşturmak için buraya tıklayın.
Yorum yazarak Yeşilgiresun Gazetesi Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Yeşilgiresun Gazetesi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Yeşilgiresun Gazetesi editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Yeşilgiresun Gazetesi değil haberi geçen ajanstır.