Epeyce bi eski yazımda, ''geçmişteki teknik koşulların ne kadar yetersiz olduğunu, nasıl da yoksun yaşadığımızı'' mevzu edinmiştim. Bilen bilir.
Çıraklık dönemi ürünlerimden idi tabi. Nasıl işledim, ne derece berbat ettim bu güzelim konuyu Allah bilir??
Şimdilik şöyle bi uydurayım;
-''İki gıdım rüzgar esse hemen elektrikler gidiyordu.. Elektrik kesildikten az biraz sonra sular da kesiliyordu.. Faks yoktu tabi o zamanlar, suların kesilmesini takiben mağazalardaki teleks sistemleri de çöküyordu.. En son telefonların da kapanmasıyla yaşam felç oluyordu''.
Falan filan gibi bi yazıydı işte..
Böyle abarta abarta zincirleme uzayıp giden idi.
****
(Sizlere bi sır vereyim hadi. Bizler eski yazılarımızı bugün okuduğumuzda beğenmeyiz. Hadi yahu bunu ben mi yazmışım deriz. Ama ne denli usta olunursa olunsun, ne denli şöhrete ulaşılırsa ulaşılsın, o ilk amatör yazıların tadına hiçbi zaman ulaşamayız)
****
Efendime söyliyim, çok çok sonra bi gün. 15 sene önce gibi örneğin.
Şehrimde yöneticiliğini üstlendiğim bi Avm'nin çatısına ''güneş enerjisini şey etme'' sistemi kurulması gündeme geldi.
Güya bu sistem sayesinde sürekli sıcak suyumuz olacak, rahat edecektik? Zerre kadar anladığım bi konu diğildi arkadaş, ne yanıt vereyim? Kime sorayım?
Eşten-dosttan fikir aldım, sağdan-soldan bilgi edinmeye çalıştım, sistemi kafamda bi yerlere oturtmaya çabaladım. Zor işti!
Ama ikna edildim sonunda, onay verdim bi biçimde. Gidip ben de patroncuğumu razı ettim.
( Bi Avm'de sürekli sıcak su neye lazımdır, o da ayrı bi delilik alanıdır, boş verin)
****
Lütfen içtenliğime inanın, beni başkaları gibi ''poz yapıcı'' sanmayın. Harbiden teknolojiye uzak bi kardeşinizimdir oldum olası.
Sanırım şeytan dürttü;
-''Ula nasıl oluyomuş bakim bu işler'' merakıyla çatıya çıktım. Montaj devam ediyordu. Bi daha çıktım, sonra bikez daha, başka gün. Anlarmış gibi yaparaktan ustalara bişey çaktırmadım tabi, ama neler olduğunu anlayamıyordum bi türlü.
Oysa neler neler umup, ne fantastik detaylar hayal ediyordum? Şimdi güneşten ultrabilmemne bi ışın gelecek, sistemden bazı metalik ve robotumsu sesler duyulacak, öyle çok da gürültü olmayacak, önce allı pullu ışıklar yanıp yanıp sönecek, sonra renkli dumanlar çıkacak falan??
Kablo-fiş-priz üçlüsünü görünce kuşkulandım ilkin. Yardımcı malzeme sandım.
Biraz dikkatlice bakıp sistemin doğrudan elektrikle çalıştığını görünceyse, dumura uğramıştım artık.
Nasıl olur ya??? Güneş enerjisiydi hani??? Niye elektrikle çalışıyo o zaman?? Ne anlamı kaldı şimdi bu icadın?? Hay seni icat edenin?? Gosgoca güneşimize ayıp diğil midir??
Az daha çatıdan aşşaa düşecektim o hırsla.
****
Sonra sonra. Daha geçtiğimiz hafta?? Şehrimizde uzun süreli elektrik kesintisi yapılacağını duyup, birdenbire aklıma düşünce?
Doğal gazın kombisini incelemek üzere evin balkonuna fırladım.
Geçmişimdeki güneş şeysine benzer bi merakla inceledim aygıtı. Yine priz var, kablo var, fiş vardı?? Töbe estafurullah?? Sanırım doğal gaz da elektrikle çalışıyordu??
Yahu niye??
O da enerji kaynağı işte?? Neden gendisi çalışmıyo??
****
Kaç gün. Yattım kalktım aklımda. Uyudum uyandım aklımda.
Nasıl olur?? Güneş yahu, uzay yahu?? Doğal gaz, yerin altı yahu, besbellim mağma tabakasıyla bi ilgisi vardır?? Neden haala elektrik?? Allah'ım yardım et, koru şu beynimi!!
****
Birden, fakülteden sınıf arkadaşım Garo'nun anlattıkları düştü aklıma.
Adından anlaşılacağı üzre, gayri-müslim bi kardeşimizdir Garo. Bi gece evlerinde konukken, laf lafı açıverdi, bizlere Hristiyan inanışındaki ''Baba-Oğul-Kutsal ruh'' denen 3'lemeyi anlatmaya koyuldu arkadaşım.
Tam da dinlemedim gerçi ama;
-''Şimdi Gürselcim, şöyle düşün, güneş mesela Tanrı olsun.. O yaydığı ısı ve ışınlarsa diyelim ki Hazreti İsa olsun.. Sen örneğin, şu koltukta uyusan, gözüne güneş ışığı gelse, bilirsin ki o güneş ışığıdır, açıp gözünü merak etmezsin.. Bilirsin ki o güneştir.. İşte o da Kutsal Ruh'tur''.
Hiçbişi anlamadım tabi.
-''İyi de oolum, güneş bile elektrikle çalışıyo bizim memlekette.. Hristiyanlık bunu nasıl açıklayacak.. Elektrik kim öyleyse?? Adem Baba'mız mı'?
****
Garocum kesti derhal konuyu.
Ben bi daha İstanbul'a ne zaman giderim bilemem? O'nun aklına başka bi örnek ne zaman gelir bilemem?
Olursa yazarım size, söz!
****
Tek bildiğim şudur arkadaşlar.
Şu kış kıyamette, geçtiğimiz pazar günü saatlerce elektriksiz kaldık Giresun'da. Bakım-onarım varmış'mış!!! Haliyle doğal gaz da kesildi, donduk evlerimizde.
Hadi 40 yılda 1 olur, ses etmez katlanırız.
Ama önümüzdeki günlerde 3 kez daha olacakmış bu.
Bakın şimdi, sözlerimin ucu nereye giderse gitsin, üzerime kim gelecekse gelsin;
Böyle bi uygulamayı başka bi ilde yapın bakalım başınıza ne işler açarlar?
****
Olur a, okuyan vardır belki Hristiyan arkadaşlarımdan, kusuruma bakmasınlar. Daha yeni geldi;
600 tl tutarındaki doğal gaz faturasından daha ''kutsal'' bi ruh yoktur!!!.
Yorum yazarak Yeşilgiresun Gazetesi Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Yeşilgiresun Gazetesi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Yeşilgiresun Gazetesi editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Yeşilgiresun Gazetesi değil haberi geçen ajanstır.
Şimdi oturum açın, her yorumda isim ve e.posta yazma zahmetinden kurtulun. Oturum açmak için bir hesabınız yoksa, oluşturmak için buraya tıklayın.
Yorum yazarak Yeşilgiresun Gazetesi Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Yeşilgiresun Gazetesi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Yeşilgiresun Gazetesi editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Yeşilgiresun Gazetesi değil haberi geçen ajanstır.