Geçen hafta tam da bugün, yatağımdan fırlayıp bi hışım siyasete atılmıştım. Her ne kadar siyasi hayatım, toplasan 3 veya 4 saat sürerek yine aynı hızla son bulmuş olsa bile, yolda sokakta çok gonuşulduğumu öğrendim.
Gülenler olmuş, üzülenler olmuş. Hakkı yendi diye yorum getirenler olmuş. Sonuçta bi gülmece yazısıydı yazdığım, ama bundan siyasal dersler çıkaranlara bile raslanmış. Sanırsın, büyük bi diplomat politikada jübile yaptı, ardı sıra ağıtlar yakılıyo…
Teşekkür ederim göynünde ve dilinde bana yer verenlere. Hakkımda söylenenleri duyduktan sonra bi haftadır iyice gaza gelmiş durumdayım. Etten gemükten adamlarız sonuçta, şimdi nasıl iç çekerek demiyim;
-''Yahu görev başı yapabileydim benim de çılgın bi projem var idi''.
Hatta, ultra çılgın ile mega çılgın arası bi kıvamdaydı projem.
**** ****
Benden iyi bilirsiniz, Giresun'da makam sahabı olan herkesin aklına aynı şeyler gelir. Garip bi efsunu, acayip bi tılsımı vardır bizim koltuklarımızın.
Günün birinde uzayın sonsuzluğunun sırrı da çözülse, ne bileyim ölümsüzlük iksiri falan icat da olunsa, bilim ve teknik hiç görülmedik ölçülerde de ilerlese, anaların bu tılsımı açıklayabilecek zeka düzeyinde bi evlat doğurabileceğini sanmıyom kıyamete değin.
Allah başımızdan eksik etmesin, doğdum doğalı şehrime atanan her valinin, seçilen tüm belediye başkanlarının ana projesi; Giresun Kalesi'ne teleferik yaptırmak oluverdi her nedense. Yapıldı da ben küçükken. Seferler başladı harbiden de. Sahil yolundan geçen damperli bi kamyon, havadaki teleferiğe çarptı bigün. Nasıl oldu, neden oldu, insanlık tarihinin en akılalmaz trafik gazasıydı bu, kimse anlayamadı. Öylece laflarda kaldı hep teleferik işi kazadan sonra.
Sonra? Giresun Adası? İlla ki adamız üçün de fikirler üretti her yöneticimiz. Şöyle yapılsın, böyle edilsin. Tesis yapılsın, konaklanabilinsin. Aman martı milletinin huzuru bozulmasın. Neler neler daha… Adaya karayolu yapılsın diyeni bile duydu şu gulaklarım. En sonunda adamız ışıklandırıldı günün birinde. O gün bugün sisli puslu bi hava indi şehrin orta yerine, 2 aydır ada görünmüyo.
Ehh bi de yaylalarımız ile ve tarihi Zeytinlik Mahallemizle ilgili projeleri oldu yetkililerimizin. Hepsinin de halları içler acısı halen. Aha 47 yaşıma girdim, çivi çakılmadı, çivi…
Valle emin diğilim, ama sanırım, yıllardır hep aynı danışman kadrosu görev yapıyo, her gelene aynı öğüt veriliyo;
-''Aman efendim, şunları şunları diyin, bi beş sene idare eder vaziyeti''..
Heralde böyle oluyo bu işler, ben anlamam, nerden anlayacam?
**** ****
''Giresun Kalesi'nin altı oyulup Alışveriş Merkezi inşa etmek''.
En son görev başındaki Sn. Vali'mizin çılgın projesi ise bu. Ne yalan söyliyecem yahu, duyalı beri o kadar hoşuma gidiyo ki anlatamam. Absürd yanı var, fantastik öğeler içeriyo, mizahi bi damar taşıyo, daha ne olsun? Teknik olarak mümkün müdür, ticari yönüyle amin denecek bi dua mıdır, orasını bilemesem bile, destekliyom canı gönülden bu fikri.
Ve gerçekten kutluyom Vali'mizi, hiç diğilse farklı bişeyler söylediği üçün.
Benim naçizane ''Gedikkaya Uzay Üssü Projem'' de üç aşşaa beş yukarı bu minvalde bi düşünce. Pekala bizim Gedikkaya'nın tam da göbeğine bi uzay rampası kurulabilir.
Geceleri evde gizli gizli çalışıyom zaten aylardır; nerden roket fırlatılabilir, Tayyaredüzü Mahallesi semalarında başka bi uzay mekiği ile nasıl bi açıyla kenetlenilir, ufo'ların şehrimize rahatça ineceği bi pist nerede olursa daha uygun olur, elin uzaylısı geldiği vakit nerde konaklatılır, nerde gıymalı pide yedirilir, Astronot Yüksek Meslek Lisesi ne zaman açılsa verimli olur?
Elimde bi t cetveli, pergel, harita metot defteri, teleskop, mikroskop, kokulu silgi, kalemtraş dolanıyom, derin hesaplar yapa yapa beynimde.
Dur bakalım, Allah sonumu hayır etsin.
**** ****
Yaklaşık 5 yıl önce biyerlerde okumuştum.
NASA'da çalışan bi Türk… Dr Serkan Anılır ismi. İddia ediyodu kardeşimiz;
-''Bugüne değin uzaya falan gidilemediğini, günümüz teknolojisinde böyle bi seyahatin asla mümkün olamayacağını, hiçbi aracın atmosferi aşamayacağını, sürtünme nedeniyle derhal yanmaya başlayacağını'' anlatıyo idi özetle.
Bunun çözümüne ilişkin bi proje geliştirmiş; ''Uzay Asansörü Projesi''.
Yıllardır bu anı beklermişçesine mektup yazdım gendisine. Derhal Giresun'a yerleşmesini rica ettim. Benim şehrim bi çılgın projeler şehridir dedim, bi sen eksiksin goçum dedim. Hem sürtünmeden falan yangın çıkarsa bizim Giresun itfaiyesi söndürür merak etme dedim. Daha ne diyim?
Yetkililerden rica ediyom. Giresun Bilim Adamları Odası yarından tezi yok kurulmalıdır. Serkan gelirse O'nu Oda Başkanı yaparız.
Ben ikinci başkanlığa razıyım.
Makaleyi Paylaş Facebook'ta Paylaş Twitter'da Paylaş
Yorum yazarak Yeşilgiresun Gazetesi Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Yeşilgiresun Gazetesi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Yeşilgiresun Gazetesi editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Yeşilgiresun Gazetesi değil haberi geçen ajanstır.
Şimdi oturum açın, her yorumda isim ve e.posta yazma zahmetinden kurtulun. Oturum açmak için bir hesabınız yoksa, oluşturmak için buraya tıklayın.
Yorum yazarak Yeşilgiresun Gazetesi Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Yeşilgiresun Gazetesi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Yeşilgiresun Gazetesi editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Yeşilgiresun Gazetesi değil haberi geçen ajanstır.