İstanbul'da yaşadığım yıllarda, Allah bana büyük müzik adamı Necdet Tokatlıoğlu ile apartman komşusu olabilmeyi nasip etti. Denk geldiğimiz zaman dilimlerinde hafiften bi selamlaşma, günaydınlaşma ile başlayan dostluğumuz, belli bi sürenin sonunda, -''Naber Gürselciğim'' -''Sağol Necdet Abiciğim'' seviyesine kadar ulaştı hatta. Kibar adamdı, güzel adamdı, beyefendi adamdı, saygı-sevgi dolu adamdı. Koptuk tabi sonradan. 2008 yılında gastelerde okuduğum vefat haberi çok üzdü beni. Nur içinde uyusun, unutulmaz komşum, pek gıymetli ağabeyim. **** **** Zaman zaman coşardı evinde Necdet Tokatlıoğlu. Udunu alır, kendi kendine resital verirdi. Pencereden, balkondan, koridordan falan bi biçimde sesi bizim eve ulaştığında çıt çıkarmadan dinlerdim ağabeyimi. Herkese kısmet olmaz böyle dinletiler çünkü. Sahnedeki ''mecburi'' adamla, evinde belki de pijamasıyla ''coşmuş'' adam arasında dağlar kadar fark yok mudur? **** **** Samimiyetinize sığınıp anlatiyim. Bi gece yarısı eve geldim. Soyundum, dökündüm duşa girdim. Tam suyu açacam, aşşaadan bi şarkı sesi??? Mıhlandım kaldım öylece. Necdet Abi ''Yıldızların Altında''yı söylüyo… Su sesinden rahatsız olmasın diye duşa başlayamadım. O da bitiremedi bi türlü konserini, 2 saat gadar sürdü şarkıları. Yine de bekledim çıtımı çıkarmadan. Adem Baba kılığında izlediğim ilk ve tek dinletidir ömrümde. Ertesi gün anlattım; -''Yaa abi sayende dondum soğuktan dün gece, kaloriferler de sönmeye yüz tutmuştu, ama o ne muhteşem bi konserdi be, bırakamadım''. **** **** Geçtiğimiz günlerde, yine çok sevdiğim bi başka büyüğüm, bizim Masal'da konuğum oldu. İlk kez geliyodu mekanıma ve tereddütlüydü; -''Oolum, sap'ları içeri almazmışsın, ama ben tek başıma geldim'' -''Gel abi, buyur sen.. Sana sökmez o yasak, hoş geldin''. Oturduk abimle uzun uzun. Sohbet ettik, dertleştik, gülüştük. Ortamdaki dostluğa hayran oldu. Kadınlı-erkekli müdavimleri pek beğendi. Sanat üretmekten başka bi derdimiz olmadığını gördü. -''Ev gibi lan burası, bundan sonra her akşam buradayım'' diye diye ayrıldı geç vakit yanımdan. Gerçi, bi daha da hiç gelmedi, ama sağolsun. **** **** Bikaç gün geçti geçmedi. Bi esnaf lokantasındayım öğlen vakti. Gaste okuyom bi yandan, sağımın solumun farkında diğilim. Çok tanıdık bi ses patronla konuşuyo; -''Yaa çorbayla pilava bayıldım. Ev yemeği gibi aynı. Bundan sonra her öğle buradayım''… Bi yerden anımsıyom bu ifadeyi ben?? Baktım bizim abi. **** **** Geçen gece de maç izlemeye gittimdi bi dost mekanına. Yan masada yine bizim abi. Büyük bi iştahla kucaklaştık. Ben rakımı, peynirimi söyledim. Abimizse mahalli yemekleri seçmişti meze niyetine. Mekan sahibine sordu, ben de dinliyom; -''Ne güzel olmuş yahu, şu dibleyi, kiraz duzlusunu falan kim yaptı''?? -''Eşim yapıyo gardeşim'' -''İşte bu yaa, bundan sonra her maçta burdayım''… **** **** En son fırında raslaştık Pazar günü. Gıymalı kuyruğu muhabbeti bi başka olur. O mertebeye ermeden adam olunmaz Giresun'da. Baya bi konuştuk abimizle. O'nun pideleri benimkinden önce çıktı, vedalaştık. Çıkarken fırıncıya döndü; -''Gardeşim, mekanın çok temiz, müşterilerin hep köklü aileler, bundan sonra her Pazar buradayım'' **** **** Aklıma Necdet Tokatlıoğlu'nu düşüren de işte bu abimiz oldu. Mekanı cennet olsun, Necdet Ağabeyim de her gittiği dükkanda eşini öne sürerdi; -''Evladım, bi kilo da biftek ver, yengen sever'' -''Kızım, azıcık da baklava sar, yengen sever'' -''Oğlum, bikaç top da çilekli dondurma koyuver, yengen sever''… Kaç kez denk geldim. Anladım ki hepsini gendine alıyodu… Ve anladım ki ''hep buradayım'' diyen abimiz bi daha asla gelmeyecek… Makaleyi Paylaş Facebook'ta Paylaş Twitter'da Paylaş
Makale Yazısı-
Yorum yazarak Yeşilgiresun Gazetesi Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Yeşilgiresun Gazetesi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Yeşilgiresun Gazetesi editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Yeşilgiresun Gazetesi değil haberi geçen ajanstır.
Şimdi oturum açın, her yorumda isim ve e.posta yazma zahmetinden kurtulun. Oturum açmak için bir hesabınız yoksa, oluşturmak için buraya tıklayın.
Yorum yazarak Yeşilgiresun Gazetesi Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Yeşilgiresun Gazetesi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Yeşilgiresun Gazetesi editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Yeşilgiresun Gazetesi değil haberi geçen ajanstır.