Evet, Giresunspor'un eski durumunu mutlaka bilmeyenler vardır. Öğrenip de mukayese yapıldığında kulübümüzün nerelerden nereye geldiği kolayca anlaşılır. Eskiden öncelikle takımımızın tesisi yoktu. Taşbaşında Belediyeye ait bir binada yer verilmiş, birkaç oyuncu orada yatıyor, diğerleri kuruluşların misafirhanelerinde, evi olanlar evlerinde kalıyordu. Yemekler rastgele lokantalarda yeniyordu, bazı lokantalar birkaç oyuncumuza ücretsiz yemek veriyordu. Yani belli bir düzeni yoktu. Kulüp otobüsü yoktu, takım deplasmanlara şirketlerden otobüs kiralayarak gidip geliyordu. İdman sahası da yoktu, maç haftasında yağış olmadığı zamanlarda Atatürk Stadında yarım saat bir çalışma izni veriliyordu. Çalışmalar kaldırımlarda, Batlama içindeki toprak, engebeli yolda yapılıyordu. Akçaabat Sebatspor ile deplasmanda oynayacaktık. Seka Kağıt Fabrikasının tesislerinde takımımız kampta idi. Bineceğimiz şirket otobüsü de sabahleyin İstanbul'dan gelecek yolcu otobüsü idi. Kamptan hareket edeceğimiz saat gelmiş geçiyordu ama otobüs henüz ortada görünmüyordu. Maça gecikmeyelim diyerek, şehirden taksiler çağırdık ve futbolculara malzemelerini vererek araç içinde hazırlanmalarını söyledik. Son aracın içinde Seka'dan ana yola girdiğimizde beklediğimiz otobüs, Keşap'ta temizlenmiş olarak geliyordu. Durdurduk otobüsü ve durumu anlatarak takımı gönderdiğimizi söyledik. O gün deplasmanda maça dakikalar içinde zorlukla çıkabilmiştik. Otobüsü bekleseydik, maça yetişemeyecektik ve hükmen mağlup olacaktık mutlaka. 2. ligde mücadele eden Giresunspor, sahasızlık nedeniyle şut idmanını Çıtlakkale'deki Yurdun küçücük toprak bahçesinde yapıyordu. Bahçenin bitişiğindeki Orman İşletmeye ait garajın kenarına gelen işçiler, hem idmanı seyrediyor, hem de garaja kaçan topları geri atarak çalışmalara yardımcı oluyordu. O zamanlar takımımız mağdur durumlarda yaşıyordu. Soyunma odasında çamaşır, kurutma makinesi de yoktu. Futbolcular güneşsiz havalarda idman malzemelerini saç kurutma makineleriyle kurutmaya çalışsa da, istedikleri gibi kurumuyordu ve yaş olarak giymek zorunda kalıyorlardı. Gerçek o ki, futbolcularımız kulüpte o dönemlerde tam bir çile çekiyor ama başarılı da oluyordu. Makaleyi Paylaş Facebook'ta Paylaş Twitter'da Paylaş
Yorum yazarak Yeşilgiresun Gazetesi Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Yeşilgiresun Gazetesi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Yeşilgiresun Gazetesi editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Yeşilgiresun Gazetesi değil haberi geçen ajanstır.
Şimdi oturum açın, her yorumda isim ve e.posta yazma zahmetinden kurtulun. Oturum açmak için bir hesabınız yoksa, oluşturmak için buraya tıklayın.
Yorum yazarak Yeşilgiresun Gazetesi Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Yeşilgiresun Gazetesi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Yeşilgiresun Gazetesi editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Yeşilgiresun Gazetesi değil haberi geçen ajanstır.