Ordu'da yapılan Ulusal Fındık Çalıştayın da alınan kararlarda; fındık üretiminin artırılması öncelikle Ordu, Giresun ve Trabzon illerinde fındık üretiminin 2-3 katına çıkarılarak artırılması yerine Türkiye'nin her yerinde fındık üretimine izin verilerek üretimin artırılması hedeflenmektedir. Bu durum fındık çiftçisinin mezarının kazıldığı anlamına gelmektedir.
Sevgili çiftçiler,
11-12 Nisan 2019 da Ordu da bir “ULUSAL FINDIK ÇALIŞTAYI” yapıldı.
Ulusal Fındık Çalıştayı sonuç bildirgesini okunduğunda, çiftçinin maraba sayıldığı, aleyhine bundan daha kötü kararların alındığı bir çalıştay olmadığını görürsünüz.
1-Çalıştayı organize edenler belli ki yeterli bilgi toplayamamışlar. Yüzeysel bilgilerle çalıştayı geçiştirmeye çalışmışlar.
10-14 Ekim 2004 tarihinde Giresun da 80 e yakın bildirinin sunulduğu 3. MİLLİ FINDIK ŞÛRASI yapıldı. Fındığın sorunları bir gün değil, iki gün değil tam bir hafta irdelendi.
Şûrada çok güzel kararlar ortaya çıktı.
Ama ne yazık ki bu kararları alacak ve pratiğe intikal ettirecek merciler yoktu.
Ordu da yapılan çalıştayın açılış konuşmasını izledim. Maalesef çalıştayı organize edenler bu 3 cü Milli Fındık Şûrasının adını bile anmadılar. Belki de 3 cü Milli Fındık Şûrasının yapıldığını bilmiyorlardı.
2-3 yılda bir yapılan 1-2 günlük çalıştaylarla fındığın sorunları çözülemez.
2-Ulusal Fındık Çalıştayı nın sonuç bildirgesinde;
- "Dikili alanların tamamında fındık üretimine izin verilmelidir" bölümünde
"Türkiye'nin izin verilen ve izin verilmeyen alanlarındaki toplam fındık üretimiyle ancak iç tüketim ve ihracat karşılanabildiğinden, fındık üretimine izin verilmeyen mevzuatın değiştirilerek halen fındık dikili alanların tamamında fındık üretimine izin verilmelidir." önerisinde bulunuldu.
Bildirgede alınan bu karar eğer hayata geçerse tüm Türkiye'de fındık dikimine-üretimine izin verilmektedir.
Sebep, toplam fındık üretimiyle ancak iç tüketim ve ihracatın karşılanabilmesiymiş.
Tüm Türkiye'de fındık dikimine-üretimine izin verilirse fındık yerlerde sürünür.
Zaten dış alıcıların istediği de budur.
O zaman Ordu, Giresun, Trabzon fındık üreticilerine geçmiş olsun.
Türkiye'de fındık verimi genel olarak dekar başına 80-120 Kg arasındadır.
Ordu, Giresun ve Trabzon illerinde verim bundan da düşük dekar başına 60-100 Kg arasındadır.
Çalıştayda karar alanlara soruyorum.
Tek geçim kaynağı fındık olan Ordu, Giresun ve Trabzon illerinde ve üretimine izin verilen diğer illerde fındık üretimi 2-3 katına çıkarıldı da üretim yetmedi mi?
Fındık üretimi 2-3 katına çıkarılıp üretim yetmediği için mi yoksa mevcut hali ile fındığı başkalarına peşkeş çekmek için mi Türkiye'nin izin verilmeyen alanlarda fındık üretimine izin veriliyor?
Bu madde ile fındık çiftçisinin kuyusu kazılıyor.
2- Alan bazlı destekleme sisteminin fındıkta verimliliği artırmadığına işaret edilen bildirgede, "Alternatif destekleme sistemleri uygulanabilir. Eğer alan bazlı destekleme devam edecekse bu sistemden kesilecek cüzi bir fon (yüzde 10), verim ve kalitenin artırılmasına yönelik demonstrasyon amaçlı model bahçelerin oluşturulmasında kullanılmadır." ifadesi kullanılmaktadır.
Alan bazlı destekleme sistemi çiftçiyi tembelleştiriyor bu nedenle hem yanlış hem de çiftçiyi desteklemek için verilen yardım çok yetersizdir. Durum böyle iken birde bu miktarın % 10 nun kesilmesi çiftçiyi bitirmeye yönelik uygulamadır.
“Verim ve kalitenin artırılmasına yönelik demonstrasyon amaçlı model bahçelerin oluşturulmasına” evet fakat bu çalışmaların maliyetinin çiftçiye ödenen destekten karşılanmasına hayır diyorum.
Bu çalışmaların maliyeti devlet bütçesinden karşılanmalıdır.
3- Bildirgede, “Fındık rekabet koşullarında alınıp satılmalıdır”. Denilmektedir.
Kağıt üstünde doğru bir karar olmasına rağmen pratikte uygulanmamaktadır.
Fındık piyasası maalesef tek taraflı piyasadır.
Alıcı ile satıcının buluşarak ortaya çıktığı bir piyasa değildir.
Rekabet şartları yoktur.
Bütün şartlar fındığı ithal eden alıcılar lehinedir.
Fındığın rekoltesi ve fiyatı ithal eden dış alıcılar tarafından tek taraflı belirlenmekte ve bu fiyattan fındık alınıp-satılmaktadır.
Bu konularda fındık üreticisinin görüşü sorulmamaktadır.
Fındık üreticisi belirlenen bu tek yönlü fiyattan ürününü satmaya zorlanmaktadır.
*************
Mayıs fındığı:
Bugünlerde fındık dallarında küçük, 3-5 mm uzunluğunda ve 2-3 mm kalınlığında, gelişmeden kalmış, açık sarı- açık yeşil renkte dökülen yada dökülmek üzere olan karanfil/çotanak taslaklarına rastlanmaktadır. Bunlar Şubat ayı 2 ci yarısında-Mart ayında dişicik borularını son açan karanfillerdir. Geç oluşan, belki de tam olgunlaşamamış karanfillerdir. Bunlarda ya tozlanma olmamıştır yada dişicik borularına ulaşan çiçek tozları çimlenmemiştir. Bunlar, yumurtalık dokuları gelişmediği için döllenme olmayacağından Haziran ayına ulaşmadan dökülürler. Bunlara, çiftçiler tarafından Mayıs ayında görüldüğü için yanlışlıkla “Mayıs fındığı” denilmiştir. Fındık bahçelerinde verim tespitinde bu geç açan gelişmeden kalmış karanfiller/çotanak taslakları sayılmamalıdır.
Saygılarımla.
Yorum yazarak Yeşilgiresun Gazetesi Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Yeşilgiresun Gazetesi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Yeşilgiresun Gazetesi editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Yeşilgiresun Gazetesi değil haberi geçen ajanstır.
Şimdi oturum açın, her yorumda isim ve e.posta yazma zahmetinden kurtulun. Oturum açmak için bir hesabınız yoksa, oluşturmak için buraya tıklayın.
Yorum yazarak Yeşilgiresun Gazetesi Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Yeşilgiresun Gazetesi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Yeşilgiresun Gazetesi editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Yeşilgiresun Gazetesi değil haberi geçen ajanstır.